SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

YAĞMUR DUASI NAMAZI BAHSİ

<< 896 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

6 - (896) وحدثنا عبد بن حميد. حدثنا الحسن بن موسى. حدثنا حماد بن سلمة عن ثابت، عن أنس بن مالك ؛ أن النبي صلى الله عليه وسلم استسقى. فأشار بظهر كفيه إليه.

 

{6}

Bize Abd b. Humeyd rivayet etti. (Dediki): Bize Hasen b. Mûsâ rivayet etti. (Dediki): Bize Hammâd b. Seleme, Sabit'den, o da Enes b. Mâlik'den naklen rivayet ettiki,

 

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yağmur duası yapmış ve ellerinin arkası ile gökyüzüne işaret etmişdir.

 

 

İzah

Bu hadis îmam Müslim'in usulüne göre rütbeden sonra geldiği için rakkamlarda takdim te'hir yapılmıştır.

 

Ulemâ yağmur duasında el kaldırmanın müstehab olduğunu söylemişlerdir. Çünkü bu duâ Allah'a teslimiyet ve niyazdan ibarettir. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in:

 

«Şüphesiz ki, Allah haya sahibidir. Kul ellerini kaldırdığı vakit onları boş çevirmekten İstlhya eder.» buyurduğu rivayet olunur.

 

İmam Mâlik, yağmur duasında ellerin içleri yere, arkaları semâya bakmak şartıyle yukarıya kaldırılmasına kail olmuştur. Korku zamanında böyle hareket edilir. Rağbet ve istek zamanında ise ellerin içi semâya doğru çevrilerek kaldırılır.

 

Allahu Teâlâ'nın Bize rağbet ve korku halinde duâ ederler.» âyet-i kerîmesinden murâd: İstek zamanında avuçların içi, korku ânında ise avuçların dışı semâya kaldırılır, diye tefsir edilmişdir.

 

Nevevi diyor ki: «Bizim ulemâmız ile başkalarından müteşekkil bir cemâat kıtlık gibi bir belânın defi için yapılan dualarda eller kaldırılarak, avuçların sırtları semâya çevrilmesi, istek duasında bulunulduğu zaman ise avuçların içinin gökyüzüne çevirilmesi sünnetdir demişlerdir.»

 

Nitekim bir hdisde: «Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir şey istediği zaman avuçlarının içini, bir şeyden Allah'a sığındığı zaman ise avuçlarının dışını semâya çevirirdi.» denilmişdir.

 

İbni Abbâs (Radiyallahu anh)'ın dahi: -Allah'dan avuçlarınızın içini açarak dileyin; dışı ile istemeyin!» dediği rivayet olunmuşdur.

 

Gerçi bu haber zayıfdır. Fakat yine de Hz. Enes hadîsi ile araları bulunmuş ve: «îbni Abbâs hadisi istek hâline mahsûsdur.» denilmişdir.